Tüm Afişleriyle: The Dark Knight






dark_knight“Why So Serious?” tagline’ı ile henüz ne kadar sinir bozucu bir coollukta bir psikopatla karşılaşacağımızı bilmeden çıktığında ilk afişleri Dark Knight‘ın, Heath Ledger henüz hayatta mıydı emin değilim. Fakat Ledger’ın zamansız ölümünün filmle anılmaya başlamasının kaçınılmazlığını filmin afişlerini değerlendirirken bile görmezden gelemiyor insan ne yazık ki. Çünkü günümüz dünyasında para her şeyden önce geliyor biliyorsunuz. Ve inanılmaz derecede paralar yatırdığınız bir filmin başrol oyuncularından biri öldüğünde; sahip olduğunuz hüzün, pazarlama departmanınızdaki telaşla karşılaştırıldığında bir hayli hafife alınabilir oluyor.

Sinema dergisinin Temmuz 2008 sayısına göre, “Filmin tanıtımında Batman’den ziyade ziyade Joker’i ön plana çıkarmayı ve tüm pazarlamayı onun üzerinden gerçekleştirmeyi planlayan stüdyo, Ledger’ın ölümünden sonra bu stratejiyi tam anlamıyla değiştirmese de biraz yumuşattı. Film için hazırlanan whysoserious.com sitesinde büyük değişikliklere giden ve burada bir matem havası yaratan stüdyo, bu sayfayı Ledger’a adayıp biraz daha insaflı bir tanıtım kampanyası yürütmeye başladı.

dark_knight_ver5Filmin afişlerine odaklanacak olursam, filmin afişleri; yakın geçmişte blockbuster filmler konusunda oldukça başarılı üç şirket tarafından tasarlanmış. İlki Intralink Film Graphic Design (Beowulf, 300, Batman Begins, Aviator ve TV’den Sex and the City, Sopranos). İkincisi Matrix, Harry Potter ve Ocean’s serilerinin afişlerini tasarlayan; I Am Legend’ın yerlebir olmuş şehir billboardlarını yaratan ve Get Smart, Last Samurai, Prestige, Knocked Up, Charlie and the Chocolate Factory, Troy ve Sweeney Todd gibi filmlerin (özellikle karakter temalı) afişlerine imza atan Crew Creative Advertising. Son olarak da Indiana Jones 4, Iron Man, Hairspray, I Am Legend, Spider-Man 3, Transformers, Pirates of the Caribbean 3, Little Miss Sunshine, Da Vinci Code, Elizabethtown, Mr. & Mrs. Smith, Sin City, Chicago ve Lord of the Rings: Two Towers gibi inanılmaz referanslara sahip olan BLT & Associates. (Özellikle de Little Miss Sunshine‘ı sapsarı afişleri ve sarı minibüsü ile Oscar adaylığına taşıyan ve yılın en büyük bağımsızı yapan etkenin yürüttüğü reklam kampanyası olduğu düşünülürse…)

İlk afişte bir duvarın üzerinde kan kırmızısı bir Batman logosu gördük. Üzerinde siyahla boyanmış iki yuvarlak, ve büyük resme bakarsak oluşan gülen surat ile “Why So Serious?” ibaresi. Basit, karanlık, esprili. Ürkütücü.

dark_knight_ver2Sonrasında iki karakter afişi geldi. Birinde Batman, kostümünün tüm görkemi ve tüm peleriniyle bir gökdelenden (fakat bu kez çatısından değil; içinden, parmaklık gibi görünen demirlerinin ardından) şehrini seyrediyordu. Bu afiş, henüz farkında olmasak da Batman’in yalnzılığına ve dolayısıyla filmin de en önemli temalarından biri olan ‘Şehrin Batman’e ihtiyacı var mı?’ sorusuna dikkat çekiyordu.

dark_knight_ver3Afişin ikizi olan Joker versiyonunda ise tamı tamına bir zıtlıklar silsilesi vardı. Kostüm yine görkemli fakat mosmordu ve Joker şehrin tepesinde değil, tamamen içinde, sokaklardaydı. Ve nedendir bilinmez Joker’in büyüklüğü Batman’e göre baya fazlaydı.

dark_knight_ver4Gösterim tarihi ve dolayısıyla “aksiyon yazı” yaklaşmaya başladığında, yani 2008 yılı geldiğinde Joker’i ön plana çıkarma stratejisi tam gaz devam ediyordu. Buzlu camın arkasındaki suratı, kanla çizilmiş gülen suratı ve “Why So Serious?” yazısı ile bir süperkahraman filminden çok bir korku filminin afişini andıran afiş çıkarıldı.

Gösterim tarihi kesinleştiğinde ve Heath Ledger bizi terkettiğinde filmin ana afişi çıktı. Tagline “Welcome to a World without Rules” idi. Ön planda Batman, ve arkasında alevler ve dumanlar altında bir bina ve alevlerden yapılmış bir Batman logosu. Filmi seyrettikten sonra bu afişi incelediğinde Joker’in işi olmalı diyor insan. Çünkü öylesine planlı ki alevler, bina sadece Batman ile dalga geçmek için yanıyor. Başka bir nedenden değil.

‘Biz teknolojimizi de konuşturduk yine, valla bak!’ etkisi yaratan Batcycle temalı afişse bana en gereksiz geleniydi. O yüzden yer vermek istemedim şimdi. Sonrasında gelen yeni karakter afişleri, Harvey Dent’i de reklam kampanyasına dahil ediyordu. Ellerinde sırasıyla Joker kartı, Batman bıçağımsısı ve ‘I Believe in Harvey Dent’ rozeti taşıyan Joker, Batman ve Harvey Dent’in yalnızca yarısı gözüken yüzleri adeta filmin akışıyla yaratılan canavarın habercisi gibiydi.

dark_knight_ver10

dark_knight_ver12Film vizyona girdiğinde, (ve insanlar Heath Ledger, ölüm ya da Joker demeden duramadığı sıralarda) yapımcılar ‘yeter bu kadar matem’ demiş olacaklar ki, filmin son afişlerinden biri sadece Joker üzerineydi. Heath Ledger’ın oyunculuk harikası bakışları, bembeyaz suratı, Joker makyajı ve yağlı saçlarıyla, kaosun ortasında silahı ve mor kıyafetleri ile dimdik duruşu; Nolan’ın Joker’inin Burton’ın Joker’inden sadece ‘aradaki 7 farkı bulun’ konseptiyle değil, tamamen farklı olduğunu müjdeliyordu. Ve her ne kadar birçok kişi ‘ölmüş adamın arkasından reklam mı olur’ görüşünü savunabilecekse de, bence Ledger’a yerinde bir saygı duruşuydu.

dark_knight_ver15Filmin afişleriyle ilgili son sürpriz, gişe rekoruna doğru yola çıkışıyla geldi. Sadece yeni ve mükemmel bir afiş çıkarmakla kalınmadı. O ana kadar tasarlanmış tüm afişler, bizzat tasarımcı ve yapımcı şirketler tarafından vandalize edilmiş halleriyle yeniden basıldı. Kırmızı yazılmış “Ha Ha Ha”lar, kırmızısı gülen suratlar, Batman’in üzerine atılan çarpılar ve The Dark Knight isminden ‘Knight’ı krımızıyla silerek yaratılan ‘The Dark’… Tüm Amerika’yı bunu yapanı (yani Joker’i, yani Ledger’ı) görmek istediğine inandıran ve sinema salonlarına koşturan etkenlerden biriydi bence bu hareket. Başarılıydı.

Kısacası The Dark Knight, her şeyiyle olduğu gibi reklam kampanyası ile de dört dörtlüktü gözümde.

dark_knight_ver17






Posted on by thebalkabaa in film incelemeleri, filmler, sinema Leave a comment

Add a Comment

301 Moved Permanently

301

Moved Permanently

The document has been permanently moved.