thebalkabaa

Alıntı: Araf






araf

Bir kez daha, ne de güzel demiş Elif Şafak:

“İsimlerin yabancı memleketlere ayak uydurma sürecinde muhakkak bir şeyler eksilir – bazen bir nokta, bazen bir harf ya da vurgu. Yabancının isminin başına gelenler pişmiş tavuğun olmasa da pişmiş ıspanağın başına gelenlere benzer – ana malzemeye yeni bir tat eklenmesine eklenmiştir de kalıpta gözle görülür bir çekme olmuştur bu arada. Yabancı işte ilk bu fireyi vermeyi öğrenir. Yabancı bir ülkede yaşamanın birinci icabı insanın en aşina olduğu şeye ismine yabancılaşmasıdır.” (Şafak, 2003, sf.10) Read more






Posted on by thebalkabaa in edebiyat Leave a comment

Alıntı: Baba ve Piç






baba ve picNe de güzel demiş Elif Şafak:

“Zeliha Teyze’nin içindeki fırtınanın tek şahidi Allah. Mesele onun varlığına inanmaması. [...] Allah varsa ve bu kadar çok şey biliyorsa hakkımızda, neden tüm o bilgisiyle hiçbir şey yapmıyor? Neden bunca haksızlığın yaşanmasına izin veriyor? Neden seyirci kalıyor yeryüzünde yaşanan bunca acıya ve madem ki seyirci, ne hakla yargılıyor sonunda? Hayır, Zeliha Teyze kararlı, dine teslim olmayacak. Hele hele yaşlandıkça dindarlaşan, öte dünyaya gitmeden evvel sicilini temizlemek için ansızın imana gelen şu çıkarcı hesapçılardan olmaya hiç niyeti yok. Bir agnostik olarak yaşadı ve öyle de ölecek. Zındıklığı samimi ve saf. Bir yerlerde bir Allah varsa, onun bu içten muhalefetini ve reddiyesini takdir etmeli, diye düşünüyor. Sırf içine doğdukları öğretileri ezberleyerek ahkâm kesen kopyacı din fanatiklerinden daha makbul olmalı dinsizliği…” (Şafak, 2006, sf.228) Read more






Posted on by thebalkabaa in edebiyat Leave a comment