Emre Eminoglu

32. İstanbul Film Festivali’nin En İyileri






30 Mart – 14 Nisan tarihleri arasında düzenlenen 32. İstanbul Film Festivali’nde 43 film izledim bu yıl. Edebiyat uyarlamalarından dünyanın birçok köşesindeki festivalde öne çıkan filmlere, yerli yapımların galalarından uluslararası büyük prodüksiyonların Akbank Galaları’na birçok farklı ülkeden ve türden 43 film… Bunlar arasından en beğendiğim 10 film ise bu listede:

10. DESPUÉS DE LUCÍA (Yön: Michel Franco, Meksika)

Read more






Posted on by thebalkabaa in film festivalleri, film listeleri, sinema Leave a comment

12. !f İstanbul Bağımsız Filmler Festivali’nin En İyileri






14-24 Şubat tarihleri arasında düzenlenen 12. !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali’nde bu yıl 10 günde 24 film izledim ve favori bölümüm bu yılın yenilerinden Oyun oldu. Bu !f’in en iyileri bana göre şöyleydi:

10. ZERRE (Yön: Erdem Tepegöz, Türkiye) – Keş!f

Read more






Posted on by thebalkabaa in film festivalleri, film listeleri, sinema Leave a comment

Filmekimi 2012′nin En İyileri






İstanbul’da 29 Eylül – 07 Ekim tarihleri arasında düzenlenen Filmekimi, Türkiye’nin farklı kentlerinde halen devam ediyor. Kişisel rekorumu kırarak 9 günde 25 film izlediğim Filmekimi’nin en iyilerini listelemeden olmazdı!

10. LOOPER (Yön: Rian Johnson, ABD)

Read more






Posted on by thebalkabaa in film festivalleri, film listeleri, sinema Leave a comment

Kısa Kısa: 4. Akbank Kısa Film Festivali






akbankkısaBu hafta Akbank Sanat’ın “Ödüllü Filmler Üniversitelerde!” etkinliği sayesinde 3-13 Aralık 2007 tarihleri arasında düzenlenen 4. Kısa Film Festivali‘nin kazananları gösterildi Sabancı Üniversitesi Sinema Salonu’nda.

Sırasıyla kurmaca ve belgesel dallarının birincileri Bir Cinayetin İki Öyküsü ve İntihar Ederdim! gösterildi önce. Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak filminin yönetmeni Ahmet Uluçay‘ın sinemaya olan bağımlılığını anlatan belgesel İntihar Ederdim! Müşfik Kenter’in sesi ve Gökhan Kırdar’ın müzikleri eşliğinde güzel bir hikayeyi anlatırken, Bir Cinayetin İki Öyküsü de hem kurbanın hem de zanlının gözünden anlatmış bir cinayeti.

Kurmaca dalında mansiyon kazanan kısalar ise Güvercin Taklası, Unus Mundus ve Camgöz’dü. İlki, çok fazla doğallık içermesi ve biraz düşündürücü oluşuyla fazla çekmedi ilgimi. Fakat 3 buçuk dakikalık Unus Mundus, az ve öz olarak derinden yaraladı beni. Camgöz ise Onur Ünlü’nün Polis’i ya da Quentin Tarantino filmlerini aratmayan, biraz Ahmet Ümit polisiyesini vampirlerle-kurtadamlarla karıştıran, biraz komik, biraz mistik, kendini ciddiye alan ama kendiyle dalga geçen uzun bir kısa film olmuş.

Belgesel dalında mansiyon alan filmleri seyretmeye ne yazık ki kalamadım.
Özetlemek gerekirse, seyrettiğim 5 kısa film arasındaki favorim kesinlikle Unus Mundus oldu.

“Herkes, her şeyden sorumludur.” – Dostoyevski






Posted on by thebalkabaa in film festivalleri, kısa kısa: film, sinema Leave a comment